Hüsamettin Soylu için yazdığım ilk köşe yazısını kaleme aldığım zamanı hâlâ dün gibi hatırlıyorum. Üzerimden aylar geçmiş olmasına rağmen o an zihnimde hâlâ canlı.

Kendisiyle ilgili satırları kaleme aldım, temiz ve kişisel menfaat taşımayan duruşunu vurguladığım o ilk köşeyi yazdım. İsmini çokça duyuyordum herkesten, ama karşı karşıya hiç gelmemiştik. Ta ki kendisiyle ilgili köşe yazımı kaleme alana kadar...

Daha sonra kendisiyle tanıştıktan sonra, köşe yazımı okuduğunu ve teşekkür ettiğini söyledi. Ama teşekkür ettikten sonra sözlerine şöyle devam etti:

"Lütfen benim hakkımda gerçekler neyse onu yaz. İyi ya da kötü düşünceleri yazarken, mevcut yönetimle beni polemiğe düşürecek herhangi bir yorum yazmama özen göster. Bu kişisel bir yarış değil; temiz bir seçim kampanyası yürütmek istiyorum."

Derince esnafının yakından tanıdığı ve saygı duyduğu bir isim olan Hüsamettin Soylu, Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanlığı için adaylığını açıkladı. Soylu, adaylık sürecinde ortaya koyduğu duruşla, rakiplerine her zaman saygı gösteren, seçimi bir hizmet yarışı olarak gören yaklaşımıyla dikkat çekiyor.

Kullandığı kelimeleri özenle seçen, hiçbir zaman kırıcı ve ayrıştırıcı bir üsluba başvurmayan Soylu, kişisel menfaat taşımayan, sadece esnafın ve sanatkârın çıkarını gözeten bir anlayışla hareket ediyor ve bu duruşunu seçim kampanyasına da yansıtıyor. Bu yaklaşımı, oda üyeleri ve ilçe genelinde büyük takdir topluyor.

Hüsamettin Soylu, şeffaflık ve katılımcılığı esas alan bir yönetim anlayışıyla yola çıkarken, seçim sürecini de nezaket ve saygı çerçevesinde sürdürüyor. Esnafın sorunlarını çözmeye odaklı projeleriyle birlikte, sergilediği kişilikli duruş da kendisini farklı kılıyor.